31 Ekim 2007 Çarşamba

Zeytinyağlı Yeşil Mercimek

Zeytinyağlı Yeşil Mercimek

Özellikle mangalın yanına bir zeytinyağlı arıyorsanız, ya da sofrada zeytinyağlı eksik ama öyle bir şey olmalı ki herkes sevmeli diyorsanız işte size sevilen cinsinden bir tarif. Genellikle yeşil mercimeği yemek olarak hep kıymalı yemişimdir. Ama benim aradığım hali bu haliymiş meğer. Kiler dolabımda azimle pişirilmeyi bekleyen mercimeklerimin değerlendirilmesinde katkısı olan bu tarif Remix kitabından. O kadar lezzetli ki şiddetle tavsiye ederim!

Malzemeler
  • 1 su bardağı yeşil mercimek (düdüklü tencerede pişirmeyecekseniz bir gece önceden ıslatmanız önerilir.Ben genellikle mercimek ve fasülye gibi baklagilleri düdüklü tencerede pişiririm hem daha çabuk pişiyorlar hem de daha sağlıklı oluyorlar ;) )
  • 1 su bardağı su
  • 1 baş soğan
  • 2 yemek kaşığı toz şeker
  • 1/2 limonun suyu
  • tuz
  • zeytinyağ
Yapılışı
  1. Soğanları küçük küpler halinde doğrayın. Zeytinyağında hafif kavurun.
  2. Mercimekleri, suyu, şeker ve tuzu da ilave edip eğer düdüklüde pişiriyorsanız kapağını kapatıp kaynamaya bırakın.
  3. Düdük ötmeye başladıktan sonra 15 dakikaya kurun. Kaynamaya başladıktan 15 dakika sonra altını kapatın tüm buharını çıkarıp kapağını açın. Eğer normal tencerede pişirecekseniz kaynayana kadar harlı, daha sonra kısık ateşte mercimekler yumuşayana kadar pişirin. Piştikten sonra altını kapatıp, limon suyunu ilave edin ve çok ezmeden karıştırın. Hafif ılık ya da soğuk servis yapabilirsiniz.
Afiyet olsun...

24 Ekim 2007 Çarşamba

Şeftalili Muffinler

Pictue008_060930_k

Yine güzel birgünde evimde buzdolabında yenilmeyi bekleyen kendinden geçmiş şeftalileri ne yapsam diye düşünüyordum. Acaba bunları nasıl değerlendirmeliyim??? O sırada imdadıma yetişen yemek blog dünyasından Ufuk oldu :) Ne de güzel anlatmış bu muffinleri. Dedim benim şeftalilerin günahı ne daha ne duruyorlar :) Tarifi kendime göre uyguladım ve Ufuk'un sayesinde çok güzel muffinler elde ettim.. Teşekkürler Ufuk! Benimkiler şekil şemal olarak O'nunkiler kadar estetik değil belki ama lezzetleri çok çok güzeldi. Bu arada malzeme durumu sizi yanılmasın toplamda 24 tane muffin çıkıyor :) Epeyce fazla yani :) İşte tarifi..

seftalili_muffin_6K

Malzemeler
  • 2 yumurta
  • 1 su bardağı şeker
  • 125 gr tereyağ (iyice yumuşamış)
  • 1 su bardağı süt
  • 1 paket vanilin
  • 1 paket kabartma tozu
  • 3 su bardağı un
  • 2 adet soyulmuş küp şeklinde doğranmış şeftali
  • üzerlerine serpmek için damla çikolata
Yapılışı
  1. Yağ ve şekeri iyice çırpalım. Şeker yağın içinde iyice kaybolmalı.
  2. Yumurta ve sütü karışıma ekleyip çırpalım.
  3. Un ve vanilyayı ekleyip pürüzsüz kıvamda bir karışım elde edene kadar çırpalım.
  4. Kabartma tozunuda ilave edip şöyle bir karıştıralım. Kabartma tozu çok çırpılmamalı ;)
  5. En son şeftalileride ilave edip kaşıkla karıştıralım. Muffin kalıplarına paylaştıralım. Ben silikon kalıplar kullandığım için muffin kağıdı kullanmıyorum. Ama bi dahakine kullanıcam daha şık bir görüntü olması için :) Yaklaşık 24 tane muffin kalıbını dolduruyor malzeme. Evde ne kadar kalıp varsa hepsini kullandım yani :)
  6. Üzerlerine damla çikolatalardan arzu ettiğiniz kadar paylaştırın.
  7. 180 derecede önceden ısıttığınız fırında pişirin, sonra da afiyetle yiyin :)
Afiyet olsun...

(Gün ışığında balkonumda çektiğim fotoğraflar çok hoşuma gitti bende tek fotoğrafla yetinmeyeyim dedim :))

seftalili_muffin_5K

22 Ekim 2007 Pazartesi

Minik Ellim Mutfakta

Minik Eller Mutfakta Efenim sevgili Selen çok güzel bir konu seçmiş bu ay ki etkinlikte. Daha konuyu ilk öğrendiğimden beri yok yeğenimi mi bulsam yok komşunun çoçuğunu mu ödünç alsam?? Ya da dur alışveriş merkezinde geziim şöyle tombik elli bir bebiş bulayım resimleyeyim, planlarını yaparken, etkinliğin ev sahibi canım Selen'im şahane bir fikir verdi!
Yahu o kadar uzaklara gitmeye ne gerek var benim karnımda büyümekte olan lokum gibi bir bebek var zaten. Hem resmini çektim diye telif hakkına da gerek yok :) Ne de olsa benim bebişim.. Bu durumda hazır elimde bebişimin çekilmiş el ultrason resmi varken bende pek uzaklara gitmedim. Canım Selen ne de güzel fikir verdin sen öyle!

Buyrun bakalım millet bu güzel etkinlik sayesinde sizi oğluşumun ilk resmiyle buluşturayım :) Hayırlısıyla kucağıma aldığımda bu lokum elin gerçeğini de gösteririm inşallah! Efet işte size oğluşumun eli :) (Selen'in sunumuyla ;))

O karnımda kıpır kıpır kıpırdanırken bende size güzelinden bir popcorn lolipop yaptım. Aslında lolipopları resimlerken de oğluşumun yüzünün resmini koymuştum ama babamız yeter gösterme artık dedi :) Bizde baba sözü dinledik. O yüzden artık doğana kadar bu resim size yeterli gelsin bakalım :)

İyi ki böyle bir etkinlik çıkarmış Yaman insan Ayşe ve iyi ki böyle bir konu seçmiş canım Selen.. İkinize de çok çok teşekkür eder, bu etkinliğin ev sahibi Selen'ime çooookk kolay gelmesini dilerim. Ayrıca etkinlik sayesinde göreceğimiz lokum ellerinde gözlerimize bayram ziyafeti çekeceğini hatırlatmakta fayda var ;) Haydi bakalım minik eller bloglara!!!!
Cikolatali Popcorn

Popcorn Lolipoplar

Cikolatali Popcorn
Bu tarifi televizyonda gördüğümden beri aklımdaydı. Kim bilir ne kadar güzel birşey olur diye düşünmüştüm. Ve pek tabii çocuklarda bu lolipoplara bayılır. Lakin Selen bu güzel "Minik Eller Mutfakta" etkinliğini ortaya çıkarınca daha güzel bir tarif gelmedi aklıma. Öyle ölçü falan yok aslında ama bende alışkanlık olduğu üzere artık birşeyi pişirirken ölçüleri bir kenara yazıyorum. :) Size de kendi hazırladıklarımın ölçülerine göre tarifi vereceğim. 10 tane kadar lolipop elde ediyorsunuz bu ölçülerle.

cikolaralipopcorn2

Malzemeler
  • 2 adet 100gr lık milka beyaz çikolata tablet (herhangi başka beyaz çikolata da kullanabilirsiniz)
  • 1 adet 80 gr lık eti bitter çikolata tablet (herhangi başka bitter çikolata da kullanabilirsiniz)
  • 2 avuç kadar mısır (patlatılmak üzere)
  • 1 yemek kaşığı ayçiçek yağı
  • Tuz
  • Hindistan cevizi
  • Bonibonlar
Yapılışı
  1. Mısırları teflon derin bir tencere de yağ ve tuzu koyarak patlatın. Tencerede mısır patlatmak dünyanın en kolay işi. Tek yapmanız gereken ateşi en harlıda açıp tencerenin kapağını sıkıca kapatıp patlama seslerini beklemek. Pat patlar başladığında arada bir tencereyi sallayıp patlamayanlarında patlamasını sağlamak. Hepsi bu. Patlayan mısırları ocaktan alıp beyaz çikolata ile kaplanacaklar için ayrı siyah çikolata ile kaplanacaklar için ayrı kaseler hazırlayın. Şimdi çikolata oranına göre mısırlar fazla gelebilir. Bu nedenle göz kararı az miktar mısırları iki kaseye bölüştürün öncelikle. Sonra isterseniz gene ilave edebilirsiniz. Artan mısırlar ne olacak diye telaş etmeyin sade bir şekilde tv karşısında afiyetle yenilebilirler, hele de güzel bir film varsa :)
  2. Benmari (buharda pişirme) yöntemiyle önce beyaz çikolatayı eritin. Ayırdığınız patlamış mısırlardan bir kısmını bu çikolata ile bir güzel karıştırın. Karışımın içine bonibonları ister parçalayarak isterseniz bütün halinde atın. Tüm mısırlar çikolataya bulanacak şekilde karıştırıp muffin kaplarına bölüştürün. Ortalarında çöp şişlerden saplayın ki donduklarında lolipop olsunlar :)
  3. Beyaz çikolata ile yaptığınızın aynısını bu sefer siyah çikolata ile yapın. Bonibon yerine bu sefer bol miktarda hindistan cevizi kullanın. Aslında içine siz istediğiniz abur cuburdan koyabilirsiniz. Ben hindistan cevizi ve bonibonda sizi zorlamayayım :)
  4. Ortalama 10 taneye yakın muffin kalıbı dolmuş olacaktır. Bunları buzdolabında çikolata iyice donana kadar bekletin. Soğuk olarak dolaptan çıkarınca servis edin. Çıtır çıtır inanılmaz bir lezzet..
Afiyetler olsun...

NOT (2.1.2009): Sevgili Dilber tarifi uygularken karşılaştığı bir durumu yorumunda belirtmiş. Ben dediği sorunla karşılaşmadım ama başkalarının karşılaşma ihtimaline karşı burda belirtmek istedim. Dikkati için yeniden teşşekkürler Dilber!
"Yanlız küçük bi ayrıntı, Çikolata eridiğinde sıcakken içine atılmamalı. Yoksa mısırlar yumuşuyor ve lastik gibi oluyor ilk iki lolipopu kendim yemek zorunda kaldım:)) çikolata eridikten sonra soğuğa yakın bi ılık kıvamda olmalı.. Sonradan keşfettim:)) ".




cikolaralipopcorn1

19 Ekim 2007 Cuma

Çaylı Kek

Çaylı Kek

Evlenmeden önce en iyi bildiğim şey kek yapmaktı diyebilirim. O yüzden evde de kekleri hep ben yapardım. Bu kekde en klasiklerinden biridir. Tarif annemden. Ben kek macerasına atılmadan önce her çocuk gibi bizimde mutfağımızın duayeni annemizdi ki halende öyledir canım annem. Ben keki bir kere yaptıktan sonra annem bir daha yapmadı ama. E madem bir yapan var ben ne diye uğraşayım dedi :) Benim canıma minnet. Ablamda bu kekin fanatiklerinden. Hatta Çin'de yaşadığı iki sene boyunca burdan onlara her erzak gönderdiğimizde ben süpriz bu kekten yapar gönderirdim. Ablam için o kadar değerliydiki her dilimini aceleye getirmeden itinayla yerdi . Bana kek yap dediklerinde ilk aklıma gelen tarif olduğundan Can'ın hoşgelesin partisinde de bu keki yapmıştım. Ama sanırım orda kullandığım araba kalıbından olsa gerek istediğim gibi yumuşacık olmamıştı. Sanırım biraz daha geniş bir kalıp daha güzel serpilmesine neden oluyor. Birde pişince kabından çıkarıp o şekilde dinlendirin derim. Ayrıca çaylı olduğundan mıdır nedir bir gün önce yapıldığında ertesi gün demini aldığından daha bir lezzetli oluyor. Ay ne kadar çok konuştum, yeter artık tarife geçeyim :)

Çaylı Kek Çaylı Kek

Malzemeler
  • 3 yumurta
  • 1,5 su bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı soğumuş çayın sadece demi
  • 2 su bardağı un
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 tatlı kaşığı tarçın
  • 1 yemek kaşığı kakao
  • 1 paket vanilin
  • 125 gr margarin erimiş (ya da çiçek yağı da kullanabilirsiniz)
Yapılışı
  1. Yumurta ve şekeri iyice köpük oluncaya kadar çırpın. İçine kabartma tozu ve un hariç tüm malzemeyi karıştırıp çırpmaya devam edin.
  2. Unu da sıvı karışıma ilave edip pürüzsüz bir kıvam elde edene kadar çırpın.
  3. En son kabartma tozunu ekleyip şöyle bir karıştırın. Kabartma tozu çok çırpılmamalı ;)
  4. Yağladığınız kek kalıbına karışımı boşaltın. 175 derecede önceden ısıttığınız fırında yaklaşık 40 dakika, kürdan testinden başarıyla çıkana kadar, pişirin.
  5. Fırından çıkınca hafif ılınmasını bekleyin hemen kabından çıkarın. Üzerini kapatmadan soğumaya bırakın. Soğuyunca üzerine hindistan cevisi serpebilirsiniz. En çok o yakışıyor. Soğuduktan sonra üzerini kapatıp bir gece dinlendirirseniz ertesi gün daha bir lezzetleniyor :) Ama ben genede ilk gün denemeden bırakmam..
Bu arada mutfakta inanılmaz güzel bir koku oluyor ağzınızın sularını toplamak için peçeteyi yanınızdan ayırmayın :)

Afiyetler olsun...

17 Ekim 2007 Çarşamba

Kadayıf Börek

kadayifborek

Bu güzel börekle beni tanıştıran teee ilkokuldan canım arkadaşım Zeynep. İlkokuldaki arkadaşlarımla görüşüyor olmam bir çok insanı fazlasıyla şaşırtıyor. Aslında şaşılacak çok da fazla birşey yok. Canımız öğretmenimiz mezun olduğumuz sene 2000 senesinde buluşuyoruz dedi. Kim nerde olursa olsun gelecek diye sözleştik. O gün gelen insanlarla o günden beri hiç bağ koparmadan görüşürüyoruz şu anda. İyi ki de görüşüyoruz. Ne zaman ilkokul arkadaşlarımı evime davet etsem ayrı bir mutluluk olur bende. Bikere hep imece usülüdür toplantılarımız herkes birşeyler getirir. Mutfağı hep beraber toplarız. Kimi zaman bana hiçbirşey yaptırmazlar bile. Canım arkadaşlarım benim!! İşte bu imecelerin ilkinde Zeyno bu nefis börekle tanıştırdı bizi. O gün bugün ne zaman toplansak hemen böreeeekkk diye istekte bulunurum. Tarifi epeycene kolay yeterki taze kadayıf bulun :)

Malzemeler
  • 300 gr tel kadayıf
  • 3 yumurta
  • 1/2 paket yağ (eritilmiş)
  • Dil peyniri, burger peyniri, taze kaşar (tam ölçüsü yok ne kadar çok isterseniz okadar koymak sizin arzunuza kalmış)
  • Jambon
  • 1 su bardağı süt (Zeyno'nun dediğine göre süt oranını biraz artırmakta fayda var ;))
Yapılışı
  1. Arzu ettiğiniz fırına girebilen bir borcam ya da porselen fırın kabı bir güzel yağlanır. Kadayıfın yarısı kabın alt kısmına yayılır.
  2. Süt,yağ ve yumurta ayrı bir kapta çırpılır. Tabaktaki kadayıf yufka böreğini ıslar gibi bu harcın bir kısmı ile ıslanır.
  3. Sırasıyla burger peyniri, jambon ve en üstede dil peyniri kadayıfın üzerine düzgünce dizilir.
  4. Taze kaşar rendelenir. Geride kalan kadayıf taze kaşarlar karıştırılıp tabakta en üste dağıtılır. Kalan yumurtalı harc üzerine dökülür.
  5. Fırında 180 derecede üzeri iyice kızarana kadar yaklaşık 40-45 dakika pişirilir. Sıcak sıcak servis edilir.
Afiyet olsun...

14 Ekim 2007 Pazar

#27 Karadeniz Yemekleri YE

Karadeniz Yemekleri Ye#27 Bu sefer ki YE etkinliği ilk etkliğimden beri tarif bulmada en zoru ama uygulamada en kolayı oldu diyebilirim. Çünkü daha önce karadeniz yöresine has herhangi bir tarif uygulamamıştım. Ama ben yılmadım, bu etkinliğe katılmam gerekiyordu, yeterince etkinlik kaçırmıştım bu aralar.
İmdadıma büyük usta Sahrap Soysal yetişti. "Bir Yemek Masalı" isimli kitabında Türkiye'nin değişik yörelerine has yemek tarifleri var. E bende hemen karadeniz yöresine baktım neler yapabilirim diye ve Trabzon Hamsiköy'ün çok da kolay bir tarifini buldum :) Hemende uyguladım. Buyrun bakalım size Hamsiköy Sütlacı. :)
Etkinliğin ev sahibi Yeşim'e çok çok kolay gelsin gerçekten bu seçtiği farklı konuya ilişkin bakalım kimlerden neler gelecek merakla bekliyorum. Eminim benim gibi tembel olmayanlar şöyle şaşalı Karadeniz yemekleri ile gözlerimize bayram ziyafeti çekerler.

Hamsikoy Sutlac

Hamsiköy Sütlacı

Hamsikoy Sutlaci2

Duayen Sahrap Soysal aslında çok da güzel sunmuş sütlaçlarını. Gümüş tepside ve gümüş kaselerde. Bu da demek oluyorki benim şöyle sunumlara uygun şık kaseler almamın zamanı geldi Her ne kadar sunumlarımda olabildiğince tabağıma örtüme dikkat etsemde bu konuda yemem gereken fırınlarca ekmek beni bekliyor. Olsun ben ekmeği çok severim yavaş yavaş da yerim :). Şimdi Sahrap Hanım'da benim gibi sütlacı bol pirinçli ve tatlı sevenlerdenmiş. Tarifteki pirinç ve şeker miktarından anlayabilirsiniz. Dilerseniz bunları siz arzunuza göre azaltabilirsiniz. Tadı biraz fazla oluyor hakkaten ama bence pirinci gayet güzel ayarda. Birde bu sütlaç herhangi koyulaştırıcı nişasta ya da pirinç unu olmadığı için sulu bir sütlaç oluyor. Ama bence diğerlerinden çok çok daha güzel. Zaten eskilerde sütlacın süt, pirinç ve şekerden yapılması gerektiğini söylerlemiş :) Bildiğimiz sütlaç deyip geçmeyin bu Hamsiköy sütlacı :)

Malzemeler

  • 1 litre süt
  • 1 çay bardağı pirinç (Ben ayda bardakları denilen büyük çay bardağı ile ölçtüm. Ayrıca baldo pirinç kullandım)
  • 1/2 çay kaşığı tuz
  • 1,5 su bardağı toz şeker (Bir dahakine 1 bardak kullanıcam daha iyi olur gibime geliyor)
Yapılışı
  1. Pirinçleri yıkayıp süzün. Tencereye alıp üzerini 3 parmak geçecek kadar su ilave edin. Yumuşayana kadar haşlayın. Bu arada suyu bitip halen yumuşamazsa biraz daha su ilave edebilirsiniz.
  2. Haşlanan pirinç ılınınca üzerine soğuk sütü yavaş yavaş ilave edin ve pişirmeye devam edin.
  3. Pirinç süt ile kaynayıp üzeri kaymak tutmaya başlayınca toz şeker ilave edip 2-3 dakika karıştırın. Sonra 10-15 dakika pişirmeye devam edin.
  4. İyice kaynamış olan sütün altını kapatın. 7-8 dakika tencerede dinlendirin. Üzeri kaymak bağlamadan servis kaselerine boşaltın. Arzunuza göre üzerine tarçın serperek ya da sade bir şekilde servis edin.
Afiyet olsun...

11 Ekim 2007 Perşembe

Hayırlı ve Bereketli Bayramlar...






En güzel bayram, sevginizi paylaştığınız bayramdır..

Dilerim Ramazan'ın bereketi bayramda sevginizin paylaşımında da artarak devam eder....

Hayırlı Bayramlar...

8 Ekim 2007 Pazartesi

Salkım Saçak Poğaça (Perişan Poğaça)

Perisan

Bu tarif sevgili anneciğime ait. Bu yaz tatilinde memleketimde ben kendimi bir koltuktan diğerine atarken annem üşenmeden arkadaşlarımla bize durmadan birşeyler hazırladı. İşte bu güzel poğaçalarda bizim ikindi çayımızda yerlerini aldılar. Ee bunları yemek için bir zahmet koltuktan kalkıp bahçeye geçtim artık. Ama harcadığım tüm enerjiye değdi :P. İşte size beklenen perişan poğaçalarımın tarifi.

Malzemeler
  • 1 yumurta
  • 1 çay bardağı yoğurt
  • 225 gr margarin
  • 1/2 çay bardağı sıvı yağ
  • 1 paket kabartma tozu
  • Aldığı kadar un (accık erken kalksaydım koltuktan tam ölçüyü yakalardım ama artık bu seferlik tembelliğime verin.)
  • Beyaz peynir - maydanoz (içlerine doldurmak için)
Yapılışı
  1. Peynir ve maydanoz hariç tüm malzemeyi karıştırın. Kulak memesi kıvamında hamur elde edene kadar yoğurun. Annemin dediğine göre yumuşacık bir hamur elde etmeliymişsiniz. Yoksa sert olurmuş poğaçalar. Siz bir elinizle kulak memenizi tutun bir elinizlede yoğurun. Aynı yumuşaklığı elde edene kadar devam :D.
  2. Maydanozları ince ince kıyın. Peynirle bir güzel karıştırın.
  3. Hamurdan toplar kopararak içine malzemeden katın. Ve elinizle rastgele sıkın. Tepsiye atın. Ne kadar salkım saçak okadar makbul. Yani öyle özene bezene şekil vermenize gerek yok. Bunlar perişan kurabiyeler.
  4. Tepsiye dizdiğiniz kurabiyelerin üzerine yumurta sarısı sürün. 180 derece fırında üzerleri kızarana ve etrafı mis gibi kokular kaplayana kadar pişirin.
Afiyetler olsun..

Kadir Gecesi


Biz bu ilahi kelamı, Kadir Gecesi’nde1 indirdik. Bilir misin, nedir Kadir Gecesi? Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır.2 O gece melekler, Rablerinin izniyle, ilahi bir esin taşıyarak3 bölük bölük inerler;4 insanı her türlü kötülükten emin kılar bu gece; ta şafak vaktine kadar..5

1 Yahut, “Kudret Gecesi” veya “Haşmet Gecesi” -Hz. Peygamberin ilk vahyi aldığı gece böyle tanımlanmaktadır (bkz. önceki surenin giriş notu). Birçok Hadis’e dayanarak denilebilir ki, o gece, Hz. Peygamberin Medine’ye hicretinden on üç yıl önceki Ramazan ayının son on günü içindeki gecelerden biridir; muhtemelen 27. gecesidir.
2 Zımnen, “içinde benzer bir gece bulunmayan” (Razi).
3 Lafzen, “melekler ve [ilahi] esin”. Ruh teriminin bu şekildeki karşılığı için bkz. 16:2’nin birinci cümlesi ve ilgili dipnot 2. Bu ayet, terimin Kur’anda “ilahi esin/ilham” anlamında kullanıldığı tartışmasız ilk örnektir.
4 Tenezzelu’nun kullanıldığı gramatik kalıp, tekrarlanma, sıklık veya çokluğu gösterir. Bu nedenle, -İbni Kesir’in de görüşüne uygun olarak- “bölük bölük inerler” şeklinde çevirdim.
5 Lafzen, “o, kurtuluştur/ barıştır (selam)” (Bkz. Sure 5, not 29). –yani o, mümini bütün ruhi/manevi kötülüklerden emin kılar. Mücahid’in yorumu da böyledir (İbni Kesir’den naklen). Bu ifade, bu gecenin kutsallığını kavramanın, gereksiz/yersiz düşünce ve eğilimlere karşı bir sığınak vazifesi gördüğü anlamına gelir.


Kaynak: Kur'an Mesajı / Meal Tefsir (Muhammed Esed) - 97. KADR Suresi

3 Ekim 2007 Çarşamba

Fırında Makarna

Firin Makarna

Aslında bu tarifin adı tam olarak fırın makarna değil. Ben fırın makarnayı tamamen ayrı bir şekilde yapıyorum. Birde klasik fırın makarna için olan uzun makarnadansa küçük lüleleri tercih ediyorum. Bu yemeği yaparken aslında amacım amerikalıların meşhur "Mac and Cheese"ine benzetmekti. Tabii bunun için oldukça çok çedar peyniri kullanmam gerekiyordu ki o turuncu rengi alsın. Lakin şimdi nerden bulucam çedar dedim, eski kaşar ve hellim kullandım :) Bence yeterince şahaneydi.

Malzemeler
  • 1/2 paket lüle makarna (nasıl ifade edeceğimi düşündüm işte bebek lülesi gibi küçük küçük lüle şeklindeler. Ama siz arzu ettiğiniz her hangi bir makarna çeşidini kullanabilirsiniz.)
  • 1 su bardağı taze kaşar rendesi
  • 1 su bardağı karışık peynir rendesi (Ben hellim ve eski kaşar kullandım)
  • Tuz, karabiber
  • Beşamel Sos için
    • 1 yemek kaşığı tereyağ
    • 2 yemek kaşığı un
    • süt
Yapılışı
  1. Makarnayı derince bir tencerede az zeytinyağ ve tuz koyarak haşlayın.
  2. Ayrı bir sos tenceresinde tereyağını eritin. Unu ekleyin hafif pembeleşene kadar kavurun. Kremamsı akışkanlıkta olacak hale gelene kadar yavaş yavaş soğuk süt ilave edin. Bu arada sürekli tel çırpıcı ile karıştırın ki topaklanma olmasın. Gayet pürüzsüz akışkan bir sos elde etmeniz lazım. (En kötü el blendarları ne güne duruyor ;))
  3. Haşlanan makarnayı süzün ama sakın soğuk sudan geçirmeyin.
  4. Derince bir fırın tabağına makarnayı, beşamel sosu ve kaşar peynirin yarısı ile beraber diğer peynirleri ilave edin. Tuz ve karabiberini ekleyin. Peynirlerde tuzlu olacağı için tuz eklerken dikkat edin derim ;). Hepsini bir güzel karıştırın.
  5. En son üzerine kalan kaşarı yayın ve fırında üzeri kızarana kadar pişirin.
Afiyetler olsun!

2 Ekim 2007 Salı

Biberli Körili Tavuk Kavurma

Korili Tavuk Kavurma
Tavuk tavuk olalı böyle keyifle pişip mideye inmemiştir heralde :) Biraz abartmış olabilirim ama gerçekten siz de denediğinizde bana hak vereceksiniz. Genel de kuru ve sası tadı olan tavuk göğsü baharatın sayesinde yumuşacık oluyor ve ağızda inanılmaz bir lezzet bırakıyor. Siz ağzınızın suyunu toplaya durun ben tarifime geçeyim :P

Malzemeler
  • 3 tane tavuk göğüs
  • 5 tane sivri biber
  • zeytinyağ
  • tuz-karabiber
  • 1 tatlı kaşığı köri
  • 1 tatlı kaşığı kekik
  • 1 tatlı kaşığı pul biber
  • 1 çay bardağı kadar krema
  • üzerine bolca rendelenmiş kaşar
Yapılışı
  1. Tavukları küçük küçük doğrayın. Az zeytinyağ koyduğunuz derince bir tavada (ben wog kullandım) sularını fazla salmalarına izin vermeden kavurun.
  2. Biberleri halkalar halinde doğrayıp tavuğa ekleyin. Beraber bir süre daha kavurun. Az biraz karabiber ve tuz ilave edip kavurmaya devam edin.
  3. Biberlerin rengi çok az dönünce kremayı ilave edin. Çok sulu olmasını istemiyorsanız krema miktarını daha az tutabilirsiniz.
  4. Diğer baharatlarıda ilave edip bir kere karıştırın. Yayvan bir fırın kabına alıp üzerine bol kaşar peynirini serpiştirin. Üzeri kızarana kadar fırında pişirin.
Afiyet olsun...

Yüzyılın Klasiği Tarhana Çorbası

Tarhana Çorbası

Tarhana çorbası deyince aklıma hep rahmetli babaannecim gelir. Ne zaman evde tarhana pişse canım memleketim O'nun o sıcacık evinin minicik mutfağında bulurum kendimi. Tarhana her derde deva derdi babaannem. Kahvaltıda, yemekte her zaman her yerde yenirdi. Özellikle kahvaltıya o mis gibi tarhana kokusuyla uyanmak ayrı bir keyifti. Rabbim mekanını cennet kılsın babaannecim..

Malzemeler
  • Şöyle güzelinden 3 yemek kaşığı tarhana (Ben uşak tarhanası kullandım)
  • 4 su bardağı soğuk su
  • 2 yemek kaşığı domates salçası
  • 2 diş sarımsak (Ben eklemedim bu aralarda sarımsağa karşı hassasiyetim olduğu için, ama size mutlaka eklemenizi öneririm.)
  • Varsa minik acı biberlerden (Tarhananın acısı makbuldür der babam ;))
  • Tereyağ
  • Tuz - karabiber
  • 1 tavuk bulyon (ah taze tavuk suyum olsa!!!)
Yapılışı
  1. Tencerede tereyağını hafifçe eritip salçayı kavurun. Sarmısakları halkalar halinde doğrayıp ekleyin. Onlarıda bir güzel kavurun.
  2. Suyu yavaşça tencereye ekleyinki bir anda her yeriniz salça olmasın.
  3. Tarhanasını da ekleyip bir güzel karıştırmaya başlayın. Eğer iyi tarhanaysa hiç topaklanmadan dağılıp gidecektir. Ama oldu da topaklandı tahta kaşığın arkasıyla ezebilirsiniz.
  4. Kaynamaya başlayana kadar karıştırın. Kaynayınca bulyonu atıp erimesini sağlayın. Tuzunu ve biberini ekleyin. 2-3 dakika altı kısık tıkırdatın.
Afiyetler olsun...

1 Ekim 2007 Pazartesi

Minicik İftar

minicik_iftar
Pazar günü eşimle sevimli bir iftar yemeği yedik başbaşa. Uzun zamandır böyle yalnız iftar yapmamıştık. Zaten benim ısrarım olmasa heralde bu seferde yapamazdık :) Eşim sabahtan yok şunları arasana gidelim, ya da çağıralım dedi durdu. Israrla hayır dedim ben seninle evimizde yalnız yapmak istiyorum iftarımızı. :) Bana pek güvenemedi heralde gün boyu durmadan ee şimdi ne yapacaksın iftara deyip durdu. Yok şunu da yap, yok bunu da.. İnsanın karnı açken gözünü doyurmak mümkün değil :) Oysa gayette doyurucu bir menü hazırladım. Zaten yemeklerin yarısı kalınca kendisi de bu fikrimi onayladı. Valla dostlarla yapılan iftarlar ayrı, insan yine de başbaşa yapılan iftarların tadına doyamıyor :). İşte iftar menüm, yani sizcede doyurucu değil mi?
Tarhana Çorbası



korilitavukkavurma2


firinmakarna2
Blog Widget by LinkWithin