31 Mart 2010 Çarşamba

Pratik Çikolatalı Sufle

Pratik Çikolatalı Sufle

Canınız çikolatalı bir tatlı istedi, fazla vaktiniz yok hemen yemelisiniz.. Canım sadece çikolata yersenizde kriz geçer belki ama olmaz, hamaratlığınız üstünüzde illaki çırpmak pişirmek istiyorsunuz.. Ya da sizin değil ama arkadaşlarınızın krizi tuttu.. "Yahu Yasemin sende mutfaktayım diye geçinirsin ama bize bi çikolatalı sufle yapmazsın" dediler. Fena halde gaza geldiniz.. Aslında düşündümde bu tatlıyı yapmak için bahaneye ihtiyacınız yok.. Geçin bakım mutfağa :D

Pratik Çikolatalı Sufle

Malzemeler
  • 1 su bardağı damla çikolata
  • 2 yemek kaşığı tereyağ
  • 3 adet yumurta
  • ½ su bardağı toz şeker
  • 2 tepeleme yemek kaşığı un
Yapılışı
  1. Ateşe dayanıklı derin bir kaseyi ocakta içi kaynar su dolu bir sos tenceresinin üzerine oturtun. (Benmari yöntemi) Kasenin içine çikolata ve tereyağını ilave edin. İyice eritin.
  2. Derin çelik veya cam bir kasede yumurtaları şekerle beraber çırpma teliyle çırpın. Daha çok kabarmasını isterseniz yumurta sarılarını ve aklarını ayırıp çırpma yöntemine gidebilirsiniz. Ama bu suflenin esprisi pratik olması. Lezzet aynı lezzet merak etmeyin ;)
  3. Çırpma teli ile çırptığınız yumurtaya unuda ilave edip iyice çırpın.
  4. Eriyen çikolatayı hafif ılındıktan sonra yumurtalı karışıma ilave edin. Ve gene çırpma teliyle çırpın.
  5. Altı adet küçük sufle kabına, ya da 4 adet büyük sufle kabına kepçe yardımıyla paylaştırın.
  6. 180 derecede önceden ısıttığınız fırında 15 dakika, üzeri matlaşıp çok hafif çatlayana kadar pişirin.
  7. Servis sırasında yanında mutlaka krema veya süt ikram edin. Sıcak olarak servis edin.
Afiyet olsun….

22 Mart 2010 Pazartesi

Hoşgeldin Bibi Partisi

Hoşgeldin Bibi Sofrası

Hani bazı günler vardır sabırsızlıkla beklersin, ama sen bekledikçe günler gelmez.. Hatta kar yağar fırtına çıkar iptal olur. Belirsiz bir güne ertelenir.. İşte o değerli beklenen gün nihayet geldii ve beklendiğinin ötesinde harikkaaaaaaaa geçti.. Yani beklediğime değdi :D
Ajanım Ayşem'imin dünya tatlısı iki numarası nam-ı değer "Bibi"ye hoşgeldin demek için toplandık bizim shower tayfasıyla.. Ben onlara shower tayfası diyorum çünkü bizim ilk toplanmamız ve akabindeki tüm toplanmaların tek bahanesi bebekler oldu.. Ama baktık doğur doğur bir yere kadar artık doğurmayı beklemeden toplanıcaz... Ve elbette her toplanmada ölümüne yiyeceğiz. Son toplanmamızda bizi vinçle götürecekler evlerimize hehehheheheh ...
Bu toplanmaların en güzel özelliği elbette ev sahibini yormayalım kendimiz pişirelim kendimiz yiyelim hatta servisi bile kendimiz yapalım özelliği... Gerçi servis konusunda sevgili Fadime, Selen ve Pınar'ın hakkı ödenmez ama bende çok güzel yönettim canım oturduğum yerden hehehhe...
İşte karşınızda her zamanki gibi sevgili Pınar'ımın karesinden fotoğraflarla midemizi şenlendirenler..

Otlu Çörek Kısır

Her zaman favori çay yanı lezzeti hünerli elleriyle olağanüstü şekilde yoğrulan Kısır canım Mügeeeecccciimmmm'den.. Tüm sağlıklı yeşil otların bütünleştiği harika tuzlu otlu çörek Selen'deeennn..

Açma Alfajor

Mayalı çöreklerin şahı kısırın can yoldaşı açmaaa Pınar'dan.. Anlatılmaz bir lezzet alfajoooooorrr Ayşem'den!!! Ajanım bir an gözlerimi kapatıp başka alemlere göçmüşüm vallahi sayendeee!

Hibiskuslu Kurabiye Yeşil Çaylı Kurabiye

Münevver Ablam benim için çok değerli çook sıcak bir insan.. Şimdiye kadar onun hamaratlı ellerinden çıkıpta çoook harika lezzete bürünmeyen birşey yemedim! Yahu bu kadar mı güzel yapılır.. İlkkez yediğim yeşilçaylı ve hibiskuslu kurabiyeler.. Yazıyı yazarken bile ağzımın suyunu toplamakta zorlandığım iki olağanüstü lezzet! Yaa neden sanki daha fazla yemedimki ben bunlardaaannnnnnn....

Tahinli Kurabiye

Veee işteee tartışmasız tercihimiz Fadime'nin olağanüstü tahinli kurabiyeleri.. Öyle bir lezzet ki yerken konuşmayı unutup kekeliyorsunuz. Fadimeee boşver sen değişik lezzetler denemeyi her buluşmada bundan istiyorum beeennnn!

Fındıklı Pasta Fındıklı Pasta

Ee üstüme vazife olmadan üstada gelirken yaptığım fındıklı pasta.. Yiyenler çook sevdiler bende ayrı sevdim.. Fena değil yani, bende bu pastacılık işini becerdim galiba.. Pastanın hikayesi elbette Özel Pastam'da..
O kadar şey yedikten sonra sofraya çıkar çıkmaz tüketildiği için fotoğrafı çekilemeyen cheesecake üstadı Neslihan'dan limonlu cheesecakede sofradaydı. Ama onu fotoğrafından değilde midemizde bıraktığı ferah tadından hatırlayacağız artık..
Her ne kadar yanlarında bir lezzet getirmeselerde kendileri başlı başına sofraya lezzet katan, bahanem Mügeeeeem, bercestem ve Necla Abla iyi ki geldiniz!

Prenses Tuana Bibi

Veeeeeeee elbetteee günün kahramanı Bibi ve Selen'in minyon prensesi Tuana! Yahu çocuklarla toplanmanın da keyfi bir başka... Artık bir sonrakinda benim paşanında kareleri burda yer alacaktır diye planlamaktayım. Tabii bizimki Tuana kadar sevimli poz verip, Bibi kadar güzel kokarmı bilmiyorum.. Bibi'cim hoşgeldin aramıza, iyi ki doğurmuş seni Ajanım ne mutlu sana ne mutlu bizee! ve Ne mutluu Ajanımmmaaaaa!!!

15 Mart 2010 Pazartesi

Portakallı ve Zencefilli Kuzu Kavurma

Portakallı Zencefilli Kuzu

Sevgili Çiğdem'in artık isyan boyutundaki yorumuyla kendime geldim.. Evet yaa bu kadar zaman yayla çorbası kalırmı blogda! Hayır, yani çok ahım şahım bir tarif olsa anlayacağım hakkı diyeceğim ama yayla çorbası yahu! Neyse silkelendim kendime geldim.. İlk önce Tuz&Biber dergisini okuyamayanlar için ondaki tarifleri tamamlıyorum sonra sırayla Lezzet gelecek..
Bu tarif aslında Tuz&Biber'den de önce beni Dubai'ye götüren tarif. O yüzden anlamı büyük benim için. Kuzu etini sevmeyenlerin bile bayılarak tüketeceği bir lezzet. Yani siz tarifin adını vermezseniz kimse kuzu yediğini anlayamaz.. Ama kuzunun yumuşak etinin lezzetini ve portakalla zencefilin damakta bıraktığı tadıda unutamaz..

Malzemeler
  • 1/2 kg kuzu kuşbaşı
  • 1 adet portakal (Portakal yerine 3-4 adet ufak boy mandalinada kullanabilirsiniz. O şekilde de denedim harika oluyor..)
  • 1 tatlı kaşığı rendelenmiş taze zencefil
  • 1 adet soğan
  • 2 yemek kaşığı zeytinyağ
  • 2 diş sarımsak
  • tuz
Yapılışı
  1. Etleri derince bir kaseye alın. Portakalın kabuğunu etin içine rendeleyin. Suyunuda sıkıp ekleyin.
  2. Zencefili ve sarımsakları soyup minik minik doğrayın ete ekleyin.
  3. Zeytinyağıda ete ilave edip etleri mümkünse elinizle (ki elinizin lezzetide geçsin :) ) iyice karıştırın. Ve en az 15 dakika terbiyede dinlendirin.
  4. Soğanı yarım ay şeklinde doğrayın.
  5. Terbiyede dinlenmiş etleri ateşte iyice ısıtılan tavada suyunu salıp yeniden çekene kadar pişirin.
  6. Et suyunu çekmeye başladığında soğanı ve tuzu ilave edin. Soğanlar iyice ölene kadar kavurun.
  7. Kısık ateşte et kızarana kadar pişirin. Terbiyede uzun süre dinlendirirseniz çok fazla pişirmenize gerek yok. Ama kısa zaman tutmuşsanız o zaman en az 45 dakika pişirmenizi öneririm. Kısık ateşte ve suyunu kontrol ederek. Suyu azaldıysa dibi tutacak gibi olduysa su ilave etmeyin. Et pişmiş demektir altını kapatın.
  8. Sıcak olarak servis edin.
Afiyet olsun…
Blog Widget by LinkWithin