29 Nisan 2009 Çarşamba

YE #45 Dondurma - YE İÇ Ferahla

Yaz koşa koşa geliyorrrrrr derkeeennnnnnnnn Mayıs kapıdan baktırdı kazma kürek yaktırdı.. Ama bugünlerde geçecek bir bakmışız kemiklerimizi ısıtan, derimizi bronzlaştıran sıcaklar başlayacak. Yaz arifesindeyiz yani.... Bayramı beklemek gibi yazıda beklemek..

Ice Cream Çocukken iple çekerdim yazın gelmesini mahallenin dondurmacısı doldurmaya başlasın diye külahları. Öyle fazla çeşit olmadan bir top çikolata bir top kaymak.. Sonra yavaş yavaş büyürken ben, mahalleye kamyonda neşeli müziğiyle çubuklu dondurmacı gelmeye başladı. Ama O'da havaların ısınmasını beklerdi gelmek için.. Dondurma bir bekleyişti bizim için. Mevsimini beklediğimiz zamanı geçince yeniden hasretine düştüğümüz bir lezzetti..

Şimdi yaz, kış, bahar farketmiyor.. artık kimse mevsim gelsede dondurma yesek demiyor. Dondurma her an elimizin altında her an ulaşabileceğimiz yakınlıkta duruyor. Ve yalnızca bir top çikolata bir top kaymak da değil her çeşidi yapılıyor..

The Biggest Bite Şimdi sıra bizde haydi bakalım mutfak fatihleri, siz dondurma ile neler yapabilirsiniz.. ?? İster dondurmanızı kendiniz yapın, isterseniz gidin çeşit çeşit hazırından alın.. Ama içinde dondurma olan orjinal bir tarif oluşturun.. İster yiyelim tarifinizi isterseniz içelim, en önemlisi yedikçe içtikçe ferahlayalım, her lokmada, her yudumda kulaklarınızı çınlatalım.. Bakalım bu harika yiyeceği nerelerde nasıl kullanabilir, lezzetine daha ne kadar lezzet katabiliriz...

Tariflerinizi 24.Mayıs.2009 gününe kadar yaseminmutfakta (at) hotmail.com adresine isminiz, varsa blog adresiniz, tarifiniz ve tarifin fotoğrafıyla email atarak katılabilirsiniz. Eğer blogunuz yoksa ya da tarifiniz var ama fotografınıza güvenmiyorsanız siz bana tarifi yollayın ben uygulayıp fotoğraflayıp yayınlayacağım. Yani tek ihtiyacınız olan dondurma ve ya dondurmalı bir tarif.. Hadi bakalım hamarat hanımlar beyler sabırsızlıkla mutfağınızdan çıkan dondurmalı ve dondurma tariflerinizi bekliyorum....


YE #45 Dondurma





YE #45 Dondurma





Etkinlik logosundaki fotoğraf http://www.marthastewart.com adresinden alınmıştır. Fotoğrafa ve tarife ulaşmak için tıklayınız..




28 Nisan 2009 Salı

Çaydanlık Pasta

Çaydanlık Pasta / Teapot Cake

Hanımlar çay içmek için toplanmışlar. Aslında çay bahane muhabbet şahane demişler. Eee çay öyle tek başına içilmez yanına bir kaç tatlı tuzlu gerek diye düşünmüşler. Eee tatlı deyince Nur'umun aklına ben gelmişim. Çok tatlı bir insanım ayrıııı.... Ama aslında tatlıcıyım ya ondan sanırım akla gelişim.

Çaydanlık Pasta / Teapot Cake

Nur'umu eli boş göndermemek için çaya dedim sende çaydanlığını al da git. :) Ona sevimli bir çaydanlık yaptım bende. Hemde tatlı talı yesinler diye... En çok çaydanlığın kapağını sevdim ben, birde üzerindeki arıyı :) Ah bahar hiç gitme hep kal olur mu...
Ee aslında anneler günü de geliyor acep anneciğimede mi yapsam bu güzel çaydanlığın farklı versiyonundan. Belki saksıda çiçekler de olabilir tabii bu pasta.. Konu anneye pasta yapmak oldumu aslında o kadar farklı fikir var ki aklımda.. Dur bakalım neler çıkacak o güne kadar..

Çaydanlık Pasta / Teapot Cake

Pandispanyası yoğun çikolatalı pandispanya, kreması çikolatalı krem şantili krema ve içinde boooool fındık ve çikolata var :)) Daha ne olsun, yiyenlere afiyet olsun...

21 Nisan 2009 Salı

Tabbule

Tabbule

Havalar ne kadar güzel.. Hergüne uyanmak bir öncesinden daha keyifli bir hâl alıyor. Sanki güneşi görünce tazeleniyorum. Aynen taze açan çiçekler gibi. Yaa ben baharı sevdiğimi söylemişmiydim. Baharlar hep gelsin hem içimize hem dışımıza güzellikler getirsin..
Baharın habercisi taze otlar taze sebzelerde yerini alıyor sofralarda. Yavaş yavaş.. Baharın ilk günlerinin keyfini çıkardığımız teras sofrasından tazecik bir salata bu da size.
Tabbuleyi ilk Dubai'de yemiştim. Yoğun bir kaç iş gününden ve sürekli et kebap yemekten sonra sofradaki yoğun maydanozlu salataya öyle bir saldırmıştım ki.. Allah'ım sanırsın ot aşeriyorum. O yüzden yeri başkadır bende bu salatanın. İçimi ferahlatması, aynı bahar gibi.. yeni bir aşk gibi..

Malzemeler (Siz miktarlara takılmayın, ne kadar isterseniz o kadar.. yeter ki bol yeşil olsun bol tazelik..)
  • 1 demet maydanoz
  • 1 demet nane
  • 3 adet domates (çekirdekleri çıkarılmış, kabuğu soyulmamış)
  • 1 çay bardağı ince bulgur
  • 1 limonun suyu
  • 3 yemek kaşığı zeytinyağ
  • 3 dal taze soğan
  • tuz
Yapılışı
  1. İnce bulguru derin bir kaseye alın. Üzerine bir parmak geçecek kadar kaynar su ilave edin. Kasenin ağzını kapatıp bulgur iyice yumuşayıp şişene kadar kenara dinlenmeye alın.
  2. Maydanoz ve naneyi tertemiz yıkayıp kuruttuktan sonra ince ince doğrayın. Sakın robottan geçirip iyice öldürmeyin. Sadece ağıza büyük büyük gelmeyecek şekilde doğrayın. Unutmayın tabbule maydanoz salatasıdır aslında, bakmayın siz benim bulguru bol kaçırdığıma..
  3. Soğanları küçük halkalar halinde doğrayın.
  4. Domateslerin çekirdeklerini ayırıp kabuğunu soymadan etli kısımlarını küçük küpler halinde doğrayın. Çekirdeklerini daha sonra çorbada, pilavda ya da yemekte değerlendirmek üzere bir kenara ayırın.
  5. Şişen ve yumuşayan bulgurun içine tüm malzemeyi ekleyip tahta kaşıkla karıştırın. Çay ve beyaz peynirle servis edin.. E bir dilimde kızarmış ekmek :D.
Afiyet olsun...

17 Nisan 2009 Cuma

Limonlu Cheesecake / Peykek

Limonlu Peykek / Lemon Cheesecake

Ayy çok şükür! Sonunda başardım! Seni pişirdim. Hem de sapasağlam sofraya getirip böyle koca dilimler halinde servis ettim. :) (Aslında bu dilim pek de kocaman değilmiş yahu, ee koca peykek yenilip kalan son dilim olunca... neyse siz kocaman hayal edin :) )
Şimdi diyeceksiniz yahu bu kadar zormu! Aslında değil ama benim için gerçekten önemli bir başarı. Bu tarifi ilk paşamın doğumgününde yaptım. Bilmem sofrada dikkatinizi çektimi. En alt sol köşede üzeri renkli şekerle süslü, henüz çember kabından çıkmamış. İşte o kendini cheesecake zanneden limonlu muhallebi! evet evet tam anlamıyla muhallebi. Zaten doğum gününü anlatırken hiç bahsetmedim ondan. Tamamı çöpe gittiğinden mi, tüm malzeme ziyan olduğundan mı yoksa binbir çeşiti sorunsuz yapıp onda takıldığım için kendime kızdığımdan mı.... Neden ne olursa olsun bahsetmedim işte ondan. Ama şimdi başarınca insan başarısızlığını daha kolay anlatıyor nedense :D.
Tarif sevgili Alacarte Neslos'dan. Teeeee Sencer paşamla kucaklaşma partisine getirmişti. Bi keki birde parmaklarımızı yemiştik. Zaten Neslos cheesecake konusunda çok başarılı. O gün bugün aklımdaydı yahu şu tarifi yapayım diye. Sonra paşamın doğumgününde hüsran olunca erteledikçe erteledim. Ama bu sefer nasılsa kızlar yabancı değil en kötü koyarım muhallebi kasesine kaşık kaşık yerler dedim. Ancak bu sefer başarddıımmmm lay lay laayy :)))

Limonlu Peykek

Malzemeler

Taban için
  • 2 paket (400 gr) petibör bisküvi (hüsran olduğum da burçak kullanmıştım vıcık vıcık yağ akmıştı. Onun için aynen kızarmış peykekte olduğu gibi gene petibör kullandım.)
  • 175 gr tereyağ
Peykek için
  • 600 gr krem peynir (Pınar sade krem peynir kullandım, şiddetle tavsiye ederim! Mümkünse bir gece önceden oda ısısına çıkarın ki iyice yumuşasın. Ya da en az 4 saat oda ısısında beklemiş olsun.)
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 4 adet orta boy yumurta
  • 5 tepeleme tatlı kaşığı mısır nişastası
  • 1 paket sıvı krema (200 ml)
  • 1 adet limon (suyunu sıkın, kabuğunu rendeleyin)
Yapılışı
  1. Bisküvileri robotta iyice ufalayın. Tereyağını eritip bisküviye ilave edin. İyice karıştırın.
  2. Tabanına yağlı kağıt serdiğiniz standart 23 cm lik kelepçeli kalıbın tabanını ve kenarlarını bisküvi kırıntıları ile iyice kaplayın. Buzdolabına kaldırıp 1 saat bekletin.
  3. Krem peynirle şekeri mikserde şeker iyice eriyip peynirle beraber kremamsı bir kıvam alana kadar çırpın.
  4. Nişastayıda ilave edip çırpmaya devam edin.
  5. Yumurtaları bir kaseye kırın. Sonra peynirli karışıma teker teker ilave edin. Her yumurtadan sonra mikseri en yüksek devirde 3-5 saniye çırpıp yumurtanın karışmasını sağlayın ama çok da çırpmayın. Bu şekilde yumurtaların tamamını ilave edin.
  6. En son krema, limon kabukları ve limon suyunuda ilave edin. Bir 5 saniye daha çırptıktan sonra buzdolabından kalıbınızı çıkarın. Ve karışımı kalıba boşaltın.
  7. 175 derece turbo olmayan fırında 10-15 dakika pişirin. Daha sonra fırının kapağını hiç açmadan ısıyı 90 dereceye düşürüp 60-70 dakika daha pişirin. Piştiğini anlamak için kekin tam ortasının parlak veya ıslak olmaması gerekiyor. Ya da kek kalıbını hafif salladığınızda ortasının sallanmaması lazım.
  8. Keki fırından çıkarıp soğuyana kadar oda ısısında, soğuduktan sonra bir gece buzdolabında dinlendirin. Ertesi gün servis hazırdır.
Afiyet olsun...

14 Nisan 2009 Salı

Kızlarla Teras Keyfi

Ilk Teras Keyfi 2009

Efenimmm bu sene de terasımızın açılışını yaptık. Hemde çook değerli iki insanla, çook keyifli bir sofrada.. Eee haliyle paşamında terasta koşturduğu, bol bol güneşlendiği ve saksılardan toprak yediği(!), yanlış yazmadım hakikaten toprak yediği bir gün oldu.
Yemeğe doymadan saatlerce yediğimiz, içmeye doymadan saatlerce çay içtiğimiz ve elbette çenelerimiz ağrıyana kadar konuştuğumuz süper keyifli bir cumartesi geçirdik. Canım Hünerim Mügeccciiiimmm ve Yemekbahanem Mügeeeeeemle beraber.. Ben onlara genelde MügeMüge diye hitap ediyorum. Daha kısa ve öz oluyor :))
MügeMüge ile biz bu toplanmaları bir gelenek halinde getirdik. Aslında bana gelişleri epeyce etkinliğin araya girmesiyle ertelenip durdu. Ancak sanırım beklemelerine değdi. Ertesi gün Hünerimin halen birşey yemediğini duyduğumda bundan emin oldum. He he... Ben size demedimmi ölümüne doyacaksınız diye :))
Çok kalabalık bir menü hazırlamak yerine az ama doyurucu lezzetler seçmem ondandır. Gözleri değil mideleri doysun insancıkların :P. Şimdi sayalım bakalım...

Tabbule

Bol otlu Patates Salatasi

Egeli olduğumdan mıdır yoksa oğlum gibi bende toprağa ota düşkünlüğümdenmidir bilinmez, ama iki salatamda booool otluydu. Tabbule ve Bool otlu patates salatası. Tabbulenin tarifini daha sonra vereceğim. Patates salatasında önceki tarifime oranla daha çok maydanoz, nane ve dereotu var. Ve bu sefer sosis yok. Onun dışında hardal soslu gayet hafif ve lezzetli..

Pirasali Rumeli Boregi

Dalyan Ekmek

Pırasalı Rumeli Böreği her zamanki gibi hamarat kayınvalidemden. Onun fotoğrafıyla yetinmeye devam bir süre daha. Çünkü yapılışını size bizzat kendi ellerinden canlı canlı göstermek niyetindeyim. Bu durumda tek diyebileceğim.. Pek yakındaa....
Dalyan Ekmek malum sayfamda en sevdiğim tariflerimden biri. Özellikle istendi ve özellikle hazırlandı. Başlı başına bir öğün olduğu için afiyetle de tüketildi...

Limonlu Peykek

Veeee nihayet başardığım limonlu cheesecake. Onun tarifinide ayrı başlıkta yayınlayacağım. Beklemeye değecek inanılmaz ferah inanılmaz güzel bir lezzet. Bunların dışında Hünerim Müggeeeccciimmmin biscottileride soframızın tatlı çeşitlerinden biri oldu.
Fotoğraflar Hünerimin bücüründen, alıştığımız pro fotoların yanında bence gayet yeterli ve güzel. Canım benim sen çekersinde güzel olmaz mı beeeee :P
Harika bir gün harika insanlar geçen gündür. Ben cumartesi harikaaaaaa bir gün geçirdim. Canlllarrımmm tez zamanda tekrarını yapalım, Bahaannneee sıra sendee :))))

13 Nisan 2009 Pazartesi

Zeytinyağlı Pırasa

Zeytinyağlı Pırasa

Nasılda sağlıklı yemekler yayınlıyorum :). Pırasa, zeytinyağlı olarak bir de börek olarak tüketilir bizde. Aslında memlekette taze yeşil pırasanın bükmeside yapılır. Bilmem bükmeyi bilirmisiniz... Ateşe konulan sac üzerinde pişirilen yağsız gözleme diyebiliriz. Bükmenin ıspanaklısı, kıymalısı, her türlü otlusu yapılır. Özellikle pırasalısı tavsiye edilir. Bir sonraki memleket ziyaretimde size detaylı fotoğraflar göstereceğim.
Pırasanın yapımında pek bir fark yoktur diğer zeytinyağlılardan. Tek farkı kesinlikle karıştırılmaması.

Malzemeler
  • 1 kilo temizlenmiş pırasa
  • 4 adet orta boy havuç
  • 1 adet kuru soğan
  • tuz
  • 2 küp şeker (arzuya göre. ben ilave etmiyorum)
  • zeytinyağ
  • 1 limonun suyu
Yapılışı
  1. Pırasaları ve havuçları verevine uzun uzun doğrayın.
  2. Soğanı küp küp doğrayın.
  3. Tencereye sırasıyla; soğan, havuç ve pırasalar koyun. Üzerine zeytinyağ ve tuz gezdirin. Tencerenin kapağı kapalı olarak orta ateşte pişirin.
  4. Arada tencerenin saplarından tutarak tencereyi sallayın. Bu şekilde pırasalar daha az dağılır ve piştiğinde daha estetik görünür ;)
  5. Havuçlar yumuşadığında pırasalar çoktan yumuşamıştır. Yemek pişmiş demektir. Limon suyu tencereye ilave edilip, tencere son kez sallandıktan sonra ister soğuk ister sıcak ikram edebilirsiniz.
Afiyet olsun..

Bu arada unutmadan, sevgili Emel'cim sana verdiğim sözü unutmadım. İşte paşamın son halii. Ben mutfakta yemek yapmaya çalışırken bakın o neler yapıyorrr...

Paşa İş yapıyor

8 Nisan 2009 Çarşamba

Zeytinyağlı Bakla

Zeytinyağlı Bakla

Güzel sebzelerin mevsimi geldi.. Bahar geldi.. Hoşgelddiii... En sevdiğim mevsimdir benim ilkbahar. Heralde çoğunluğunda öyle. Havalar insanı pişirmez ama üşütmezde. Akşama doğru illaki üstüne birşeyler giyme ihtiyacı duyarsın ama gündüzler ışıl ışıldır. İnsanın içi ayrı bir kıpır kıpır olur baharda. Zira boşuna değildir baharın Aşk mevsimi oluşu.. İşte benim içinde öyle. Ben her bahar aşık olurum :))

Malzemeler
  • 1 kg bakla ayıklanmış (Bakla ayıklamak için; iki ucunu bıçakla kesin. hepsi bu :) )
  • 1 büyük baş soğan
  • 2 yemek kaşığı un
  • 1 yemek kaşığı toz şeker (ben şekersiz yapıyorum genellikle. ama arzu ederseniz katabilirsiniz. )
  • 1 küçük çay bardağı zeytinyağ
  • tuz
  • 1/2 demet dereotu
  • su (ilk başta ilave etmiyorum. sebze kendi suyuyla pişsin. eğer sebzenin suyu az gelirse yeteri kadar ilave edilebilir.)
Yapılışı
  1. Soğanı küp küp doğrayın.
  2. Yayvan bir pilav tenceresine. Önce soğanları, sonra baklaları koyun. Üzerine zeytinyağ gezdirin. Un, şeker ve tuz serpiştirin.
  3. Tencerenin kapağını kapatıp orta ateşte pişirin. Baklalar yumuşayınca altını kısın. Bir iki dakika daha pişirin. Bu arada fazla su salmaz dibi tutacak gibi olursa su ilave edebilirsiniz.
  4. Piştikten sonra altını kapatıp, dereotunu ince ince kıyıp üzerine serpiştirin. Tencerenin kapağını kapatın. İster soğuk ister ılık ama mutlaka bir kaşık yoğurtla beraber servis edin.
Afiyet olsun...

7 Nisan 2009 Salı

Kitap Pasta

Kitap Pasta / Book Cake

En güzel hediye kitaptır her zaman.. Beyzamla biz hep kitap aldık birbirimize doğumgünlerimizde. Dünde canım kardeşimin doğumgünüydü. Bu sefer sadece okuyacağı değil aynı zamanda keyifle yiyeceği bir kitap yaptım bende O'na.. Hem hediyenin tatlısı ve yenilesi makbülmüş dimi :))) Kitabımın adı "Dostluk Beyzam..". Sana dostluğun kitabını yazdım bidenem gönlünce oku...

Kitap Pasta / Book Cake

Pastanın pandispanyası yoğun çikolatalı pandispanya, ara katları kavrulmuş fıstık ve damla çikolata, kreması çikolatalı Cremé Olé. Ayrıca kremasına portakal kabuğuda rendeledim. Portakal kabuğu keke hoş bir aroma verdi. Yoğun çikolata tadını hafifletip ferahlattı.
Bu sefer şeker hamurunu renklendirirken sprey gıda boyası kullandım. Kullanımı kolay ve eğlenceli. Ama epey dağınıklık çıkarıyor. Sprey sıkacağınız alanın çevresini kapatmayı unutmayın yoksa heryeri baştan aşağı temizlemeniz gerekiyor :). Neyseki leke bırakma derdi yok kolay temizleniyor. Sizde benim gibi sabah dörde kadar çalışıp temizlemeden uyuyakalırsanız, ertesi güne bile sorun olmadan temizlendiğini belirtmeliyim. Bakalım bu spreylerle epey eğleneceğim gibi görünüyor...

6 Nisan 2009 Pazartesi

Kuru Meyveli Kup

Kuru Meyveli Kup

Rejimdesiniz, ama çooooooook tatlısadınız! Yani ya zararsız bişey yemeniz ya da rejiminize ihanet edip pasta börek çörek ne varsa yemeniz lazım.. İşte bu haldeki krizlerinizde imdadınıza yetişecek kadar pratik ve lezzetli bir tarif.. Aslında tarifi verilemeyecek kadar basit, ama olsun bazen basit çözümleri de paylaşmalı. Kim bilir belki bunları bile arayan vardır..
Bu tarifi anneannemle, teyzemi misafir ettiğim akşam uydurdum. Evet tam anlamıyla uydurdum. Aninem, tatlı yiyemiyor. Öyle kilolu olduğundan değil bir çeşit detoks uyguluyor. Teyzemde keza aynı şekilde. Bu durumda yemeğe aldığım misafirlerimi tatlısız bırakamazdım. İşte böyle pratik güzel bir lezzet çıktı ortaya.. Tabii miktarlar sizin damak tadına kalmış, ya da arzu ederseniz taze meyveler katın, pekmez yerine reçel olabilir.. Artık gerisi sizin hayalinizle ve iştahınızla ilgili :D

Kuru Meyveli Kup

Malzemeler
  • 2 yemek kaşığı yoğurt
  • 1 tatlı kaşığı pekmez
  • 1 yemek kaşığı yulaf ezmesi
  • 2 adet kuru kayısı
  • 2 adet kuru incir
  • 3-4 tane ceviz içi
  • bal
Yapılışı
  1. Yoğurtla pekmezi birbirine karıştırın. İçine yulafıda ilave edip dondurma kuplarına yada çukur bir kaseye koyun.
  2. Küp küp doğradığınız kuru meyveleri yoğurdun üzerine serpiştirin.
  3. En son üzerine cevizleride doğrayıp biraz bal gezdirin. Soğuk olarak servis edin.
Afiyet olsun :))

3 Nisan 2009 Cuma

Beyaz Çikolatalı Kahveli Muffin

Beyaz Çikolatalı Kahveli Muffin

Daha önce beyaz çikolatayı pastaların kreması hariç hiçbir yerde kullanmamıştım. Ancak bu tariften sonra sık sık kullanacağım. Keke verdiği tatlılık kahve ile birleştiğinde inanılmaz keyifli bir hal alıyor. E bide kek yoğurtla yapılınca, bulut gibi yumuşacık yedikçe yiyesiniz gelen bir kek elde etmiş oluyorsunuz. İş yerinde ki arkadaşlara götürmeyecek olsaydım heralde oturur tamamını kendim yerdim, yani arkadaşlar kıymetinizi bilin! :))
Tarif Ceren Büke Gülan'ın Ev Yemekleri kitabından uyarlanmıştır. Daha önce bu kitaptan uyguladığım tarifleri görmek için tıklayınız...

Beyaz Çikolatalı Kahveli Muffin

Malzemeler (20 adet)
  • 2 yemek kaşığı filtre kahve
  • 1 çay bardağı kaynar su
  • 100 gr beyaz çikolata iri iri doğranmış
  • 2,5 su bardağı un
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
  • 2 adet yumurta
  • 1/2 su bardağı şeker
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 150 gr tereyağ erimiş
  • Üzerine süslemek için cappucinolu Crém Olé ve toz filtre kahve
Muffin Karisim

Yapılışı

Muffin yaparken kural sıvılar ayrı, kurular ayrı yerde karıştıktan sonra her iki karışımın çok fazla çırpılmadan birbirine karıştırılmasıdır. Gayet topaklı bir karışım elde edilir. Bu topaklar çok da umursanmaz :). Zaten mikser de kullanılmaz, tel çırpıcı ve tahta kaşık yeterlidir..
  1. Fırını 180 derecede turboda ısıtın. Muffin kalıplarına muffin kağıtlarını yerleştirin.
  2. Filtre kahveyi kaynar suyun içinde eritin. Soğumaya bırakın.
  3. Yumurtaları çok hafif çırpın, içine yoğurt, erimiş tereyağ, soğumuş kahveyide ilave edip karıştırın.
  4. Un, şeker, vanilya, kabartma tozu ve çikolatayıda ayrı bir kasede karıştırın.
  5. İki karışımı birbirine karıştırın. Muffin kalıbını her bölüme birer dondurma kaşığı kadar, kalıbın 2/3 ü dolacak kadar karışımdan koyun.
  6. Kabarıp kürdan testinden başarıyla geçene kadar yaklaşık 30-35 dakika pişirin.
  7. Fırından çıktıktan sonra bir süre kalıpta daha sonra tel ızgara üzerinde soğutun.
  8. Soğuduktan sonra paketin arkasında tarife göre Crém Olé yi hazırlayıp üzerlerine krema sıkma poşetiyle sıkın. Kahveyide süzgeçle serpiştirip servis edin.
Afiyet olsun...


Blog Widget by LinkWithin